NEREM DOĞRU Kİ?

Neresi doğru?

“Van’da çöken bir binanın üzerindeki tabela şaka gibi...İnsanlara mezar olan binalarda kolonlar kesilmiş, beton kum gibi dağılıyor, hırsız müteahhit malzemeden çalmış...

Arif TAŞKIN - Burak BİLGE / VATAN EKİBİ VAN'DA “

“Hazırlıksızlık, plansızlık, denetimsizlik, kâr hırsı, kadercilik “

 

Yüce kitabımız KUR’AN’I KERİM’in emri ” DOSDOĞRU YOL”.

Şimdi oturup düşünelim, kendimizle hesaplaşalım. Bütün dinler insanlığı doğru yola sevk etmek için var olmuşlardır. 4 Hakk Kitap bunun için vardır.

         “Hazırlıksızlık, plansızlık, denetimsizlik, kâr hırsı, kadercilik..”(Cumhuriyet )

          “İnsanoğlu eksiktir.” diyerek ifade ederken, insanlığı suçlamak, aşağılama anlamında değil, insanı yüceltmek eksik ve noksanlıklarımızı  anımsatma anlamında işleme k durumundayız.

         “OLU VERSİN.” “NE OLACAK SANKİ?” İLİM, BİLİMDE NEDİR Kİ? Koca, koca ilim, bilim adamları yalan söylemiyorlar mı? Hep onların dediği mi doğru?.. gibi varsayımlardan yola çıkarak kendimizi kandırıyoruz.

         HAZIRLIKSIZLIK, KONUSUNDA üstümüze yok. Ne olacak sanki yarın oluversin. Yarın hazırlanırım. Bu gün çok işim var. Onu erteleyelim simdi ekonomik durum kötü. Biraz paramız olsun gereğini yaparız…

         PLANSIZLIK, KANUN, YÖNETMELİK, TAMİM, EMİR de neymiş? Ben istediğim yere istediğim gibi yerleşir istediğim gibi konut yaparım. Herkesi zarfladın mı iş biter. Çok kolayı var bu işin. İşini bileceksin kardeşim. Turnayı gözünden vuracaksın.

         GÜN BU GÜNDÜR. Ben bu günkü çıkarıma bakarım…. Yarın Allah Kerim. Kerimin kuyusu derin. Siz yinede bana yolumu verin. Siz işinize ben işme bakayım…

         DENETİM DE NEY MİŞ? Senin yaptığını denetleyenlerde insan değil mi? Onlarında çok delikleri yok mu? Tıkarsın olur biter. Gözlerine kara gözlükler takarsın biter. Enayiliğin alemi yok. Bastır parayı, bul karoyu…

         KARDEŞİM YOLUNA BAKACAKSIN. KAR DEDİĞİN İNŞAATTA VAR BİNLERCE İNŞAAT MALZEMESİNİN HANGİSİ DENETLEYECEK VATANDAŞ. ORTALIKTA FİAT, KALİTE DENETİMİ Mİ VAR Kİ? 100 LİRALIK İNŞATTA 40 LİRALİK KAR. NEREDE BU KADAR MAMA VAR Kİ?

         “Alah’ın işine de ben mi karışayım? Ben yaptım Allah yıktı? Ne bağırıp duruyorsun kardeşim git işine..Allah’ına yalvar…” Mütahhit efendiden nasihatlar.

         Ne yapalım Allah’ın takdiri. Başa geldi çekilecek. Vatandaş Felaketzede.

            SON PİŞMANLIK FAYDA ETMEZ. KEŞKE DEMEK ÇÖZÜM DEĞİL.

            ULUSAL ÇÖZÜMLER İÇİN, ULUSAL GELECEK PLANLARI YAPMAK VE ULUSAL KALKINMA PLANLARINA SADIK KALINARAK GÜNLÜK SİYASİ ÇIKAR HESAPLARINDAN UZAK ÇALIŞMALARDA BULUNMAK GEREKİR.

            DÜRÜSTLÜĞÜ BİR ERDEM OLARAK KABUL ETMEYEN TOPLUMLAR, KENDİ ÇIKARLARINI KORUYAMAZLAR.  GÜNLÜK KAR HESAPLARINI AŞAMAYAN KISIR DÜŞÜNCELER İÇİNDE OLURLAR.

         Kutsal kitapların emirlerinden,  Ahlak yasalarından, kanunlardan, gelenek ve göreneklerden ders almayan toplumlar çürürler. Çürük düşünce ve davranışları kader olarak algılama yanlışına düşerler.

         Yaratılmışların en kutsalı olan insan(EŞREF-i MAHLUKAT) her türlü yıkım ve felaketlerin üstesinden gelebilecek kudrettedir.

         Ancak;”… Sapıkların gittiği yol”dan gitmeyerek. “ DOSDOĞRU YOL”dan sapmayarak tüm hayallerini gerçekleştire bilirler. Tüm Ulusumuza  geçmiş olsun ve depremden zara gören vatandaşlarımıza geçmiş olsun. Ölenler için rahmet, geride kalanlarına sabır, sağlık ve esenlikler diliyorum.*İ DURAK İ*

MUTLU OL

         Arabaya bin, gaza bas, sevdiğine koş  mutlu ol. Oltanı  suya at, oltaya gelen, yem tuzağına düşen balıktan keyiflen, ne balıkçıyım diyerek "...övün, çalış, güven."

         Nisan yağmurlarında ıslan ama yakınma. Kendine türlü huylar takınma. yaşamın kendisi nisan yağmurları kadar kısa ve değerli. Yaşamına anlam katanları unutma, onları sağlık esenlik içinde arayabildiğin için mutlu ol. yaşam enerjine enerji katan yediğin besinlerin zenginliğine bakarak, yatağında onlarca takla atarak kendinle uyumlu ol.  Bu gün ne pişireceğim diyerek düşünmeden; bir damla su içe bildiğin, bir lokma yutabildiğin, bir adım atabildiğin için göklere kanat açınız.

                Topara attığın  tohumun çimlenişini, toprak yüzüne çıkışını fark ettiğinde, Yumurtanın kabuğunu çatlatarak kanat çırparak zıplayan kuş yavrusunun gagasını açışına şahit olduğunda yaşamını yeniden yorumla.

                Sabah güneşinin ilk ışıklarının odana ışıdığında, işinin başına oturup yeniden çalışmaya başlayabildiğinden, alınteri göz nuruyla kazandığın her kuruşun avucuna girdiğinde övünmelisin. kazandığın her kuruşa kırk düğüm atmaya dövünmenden keyiflenmelisin.

                  Mutluluk onda, bunda , şunda değil, senin yüreğinin ta!.. derinliklerindedir. Yüreğinin götürdüğü yer senin mutluluk ve huzur kaynağındır. Mutlu olmak içini zaman mekan arama. Mutluluğu yakaladığın yerde kal. Bil ki mutluluk tongali kuşuna benzer, tam mutluluğu yakaladım diyerek havalanırken bir anda poponun üstüne düşersen yine mutlu ol.

                Kirli, paslı, irin, duman içinde kalmışsan, yine kendini şanslı say. Say ki yaşamın kirini, pasını, dumanını, kokusunu alamayanları anımsa. Onların yerine koyabildiğin için içtenlikle kendini ödüllendir. Git bir pasta haneye kendine renga renk dondurma ve paştalardan bir menü hazırlat ama ikram et sevdiklerine, sen yemesende olur.

                Mutluluğu  gelecekte arama.Mutluluğu dağda, bağda, orada burada arama, o senin her an yanında. damarlarında akan kanda, yediğin besinde, içtiğin suda, kokladığın çiçekte ,kanat çırpan kelebeğin kanadının ucunda. KENDİNİ  ÇOK ZENGİN BULMALISIN,tüm bu güzelliklere aracısız, bedevadan kavuşa bildiğin için kendini Ay yüzeyinde dünyayı seyreden ASTRONOT olarak kabul et. Tüm dünya için küçük kendin için büyük bir adım olduğuna inanmalısın.

                Tüm  insanlık aleminde bir tane *İ DURAK İ* olduğundan  SEN MUTLU OL.  Mutluluğu  kimse sana altın tepside sunmaz.

                Dünyanın en güzel ülkesinde en güzel insanlarla sorunlarını konuşa bildiğini denizlerinde, ırmaklarında yüzebildiğin, dağ ve ovalarında kır ve bayırlarında  özgürce gezebildiğin için, Uçsuz bucaksız buğday tarlalarında bir başak bağlarında bir üzüm tanesi,armut ağacında bir armut, kiraz dalında bir çıngıl kiraz, ceviz ağacında bir ceviz, ulu çınar ağacında yeşil bir yaprak olduğun dan mutlu ol.

MAHALLENİN OZANI

                " Minarenin ezanı, herkes sever okuyanı yazanı, Kimse sevmez meyhanede gezeni." Yine nağmeler döktürüyor bizim mahallenin  geveze ozanı. Çok konuşup yazmaya başlayınca insana hemen bir lakap takarlar. Yiğit lakapsız olmaz. Lakaplarda  rast gele takılmaz. Yiğidin hakettiği lakap var hak etmediği lakap vardır. Adamın davranışlarında ağalık  var ama; çep delik cepken delik, cepte yok metelik. Köyün orta yerinde caka satıyor.

                 "Heeyt ulen gayveci!..

                Yap ulen herkese benden birer okkalı gayve!.."

                Vatandaş dalga geçiyor, ondan bundan  borç dilenerek köyün ortasında kovalaklık yapılmaz. Otur oturduğun yerde, adam gibi iç çayını, evine git. Çoluk çocuğuna bak, ZÜÜRT AĞALIK yapma. Çektir git, çekerler.

                Ortadoğu ülkleri toz duman içinde. Her kes birbirine meydan okuyor. yakarım, yıkarım, öldürürüm. Seni bu coğrafyadan silerim. Ağa babaları, eş başkanları, kuyrukçular, fırsatçılar  meydanda fink atıyorlar. Türkye'nin güney sınırı boyunca birleşik bir kurt devleti kurduğumuzda, daha güçlü oluruz. zaten Türkiye 350,400km'lik kuzey Irak sınırını koruyamıyor, birde 900 km'lik Kuzey Suriye sınırını  nasıl koruyacak?  Zaten biz birşey istemiyoruz. Azıcık Irak, azıcık suriye, azıcıkta Türkiye'nin güneyinden toprak sahibi olduk mu? Sizinle başka sorunumuz olmaz. herkese eşit mesafede oluruz. Ama; BOP, BOKAP, ÜÇ HİLAL hayranlarının kucağında mışıl,mışıl uyur büyürüz. kimseye zararımız olmaz... gibi abudik, gubidik düşüncelere ve projeler gönül bağlayanların budünyada ne yaptıklarını  bütündünya bilir. Bütün dünya bilirde herkes kendi işine  çıkarına göre gelecek planları yapamaktalar.

                Ortadoğuya yeni efendiler yetiştirildiğinin farkında olmalısınız. orta doğuda  yakında efendilik savaşları başlarsa hiç yanılmayınız. Ortalıkta;ticari, siyasi, ekonomik, sosyal, ahlaki, dini yalanlar kaplamış. Dikkat ediniz!.. Türkiyemizde inanç Turzimi yoluyla insanlarımızını inançları üzerinden çıkar savaşlarının nasıl yürütüldüğüne  br bakınız. Hiç kimse, kimsenin  ibadetini sorgulamahakkı yoktur.

                Kendi ülkenin, batısından doğusuna özgürce gezip gide biliyor musunuz? Terör kıskacına alınmış bir ülkenin bütün kandamarlarını tıkamaya çalışanlar, sözde özgürlük savaşçılarıdır.