Perşembe, Ağustos 09, 2012

HER 24 KASIM

            Her 24 kasım günü öğretmenler kutsanır ve kutlanır. Dünden bu güne Cumhuriyetin Öğretmenlerine yapılanlar yenir yutulur değil. Yaşadığımız gerçeklerden örendiğimiz anlayana okuyana yeter.

            Kişisel sürtüşmeler, kurumsal karalamalar benim işim değil. Ömrümün yarsısını eğitim ve öğretime adamış bir emekli eğitimci bir insanın düşünceleri. Kimseyi bağlamaz beni bağlar. Köy Enstitülü, Eğitim Enstitülü, Üniversiteli bir öğretmen değilim. Savaştepe Öğretmen Okulu’nun  BİÇİMLENDİRDİĞİ BİR İNSANIM.

            Okulum ve ülkemin insanlarıyla, insani değerleriyle övünürüm. Alnında ışıklar taşıyan(prometeler)  tüm öğretmenlerime, arkadaşlarıma sonsuz saygıyla, önyargısız olarak davranmaya özen gösteririm.

            Anadolu coğrafyasının çetin koşullarıyla başa çıkmaya çalışan öğretmenimizin Kurtuluş savaşı Dönemindeki kutsal görevin çok iyi bilen Mustafa Kemal Atatürk, Kurtuluş Savaş ortamında  TBMM kapılarını ardına kadar açmıştır.

            Atandığı illerde Karanfiller ve özel protokollarla karşılanılan öğretmenlerin birleştirici, barışçı, yaratıcı gücünün farkına varanlar; iki kutuplu dünyanın, yerel ve küresel aktörleri, kendi çıkarlarını savunur hale getirmeyi başardılar.

            Öğretmenleri sizin ve bizim öğretmen, solcu, sağcı, ilerici, gerici, tasniflemelerine tabii tutarak; siyasi iktidarlarının kulu kölesi durumuna getirdiklerine tanıklık ettim.

            Siyasi iktidarların hışmından kutulamayan öğretmenlerin, ekonomik çıkarlarını koruma aşamasında yaşama geçirmeye çalıştıkları sendikal örgütlenmelerde; geçmişte yaşanan, dernek enflasyonu furyasını,sendika enflasyonu furyasıyla,  tüm eğitim ve öğretim çalışanlarını; liyakat, akademik uzmanlıkları yerine sadakat bağlarıyla kendilerine bağlamayı başardılar.

            Her 24 Kasımda içim burkulur. Küçücük öğrencilerimizin ellerine tutuşturulan hediye adı verilen rüşvet kırıntılarından. Masum, tertemiz çocuklarımızı çıkar, gösteriş için kullanılması yerine öğretmenin  bu ülkenin kaderine ortak etmek, yıllar içinde yitirdiği  toplumsal saygınlığına yeniden kavuşturmak;Tüm iktidarların tarihi görevidir.

            Ulusal Eğitime katkı vermiş, gelmiş, geçmiş, yaşayan ve aramızdan ayrılmış tüm öğretmenlerimizin bu ayrıcalıklı gününü en derin,  en içten duygularımla kutluyorum.

           

           

0 Comments:

Yorum Gönder

<< Home