EL KAZANI
Ben severim okuyanı yazanı. Kimse sevmez aylak aylak gezeni. Kim neylesin kendi yaşamından kendi bezeni? Dinlemezsen minaredeki ezanı, bilemezsin sen kendini ezeni. Göremezsin çevrendeki dünya kadar güzeli. Kör gelir, kör gidersin ezeli.
Uyaklı sözler insanın kulağına hoş gelir. Anlayana haz verir, anlamayana boş gelir. Kimseye akıl satmak, yaşamına yön vermek gibi, boş düşünceler içinde olamayız. Böyle bir tahakküme hakkımız yok.
İçimizde yeşeren güzellikleri kendi kazanımızda kaynatıp, pişirip sunmaktır emelimiz. Çiy, ham, kirli pasaklı düşüncelerle ilgimiz yok. İnsanlık yolunda bir arpa boyu yol almak yolunda sapmadan ilerleyebilmenin kaygısı ve kurgusuyla yaşamı doldurmak akıllıca davranıştır.
Nazan, mevsim hazan. Gel üzme beni, ikimiz birlikte gezem. El kazanı kazan olmaz, alalım bir kazan; kaynatalım bir ömür, bir yaşam.
El kazanı kazan olmaz, oda zamanında olmaz ve dolmaz. Hayallerin gerçek olmaz. Boş ver, ”El kazanıyla aş kaynatmayı.” Gelmeyince, olmayınca oynatma kafayı. Akıllı ol, akıllı davran. Bilimi kullan, safsataya ayırma zaman. İşlerin düzgün gider sonsuz zaman.
Yorgun ve gergin beyinlerle geçirme zaman. “Zaman, sessiz testeredir.(Emanuel KANT)” seni biçer dağıtır, böler, parçalar, parçalarını her bir yana fırlatır, toplayamazsın kendini bir zaman.
Aşırı beklentiye girme dostlarından, çok sevdiğin sevgililerinden, sevgini, muhabbetini vermesini ve almasını bil. Ölçü üzerine dengede durur sağlıklı, esenlik dediğimiz güzel zaman. Fütursuzluk rezil eder insanı. Kendini fütursuzlardan, fütursuzluklardan koru.
Kendini suçlama. Kendine haksızlık etme. Paylaştır herkese, payına düşene katlan, sabır ve sebat et. Yaşam ortaklarından esirgeme sadakatı.
Zaman;”El kazanı ile aş kaynatma zamanı değil.”
Zaman;”Kırk kulplu kazan…” diyenlere aldanma DÜRÜSTLÜĞÜNden kimseye ödünç verme.
el kazanıyla aş kaynatmak
0 Comments:
Yorum Gönder
<< Home