Perşembe, Ağustos 09, 2012

DAYANAK NOKTASI

İnsanımızın kendini tatmin yöntemleri o kadar çoktur ki; say, say bitmez. Bu gün yazma konumuz; içinde bulunduğumuz haftanın anlam ve önemine değinmeden geçmek kendi varlığımızı ve geçmişimizi inkar etmek olur.

                İnsanlık tarihi, insanın sürekli dayanak arayışıyla geçtiğine tanıklık eder. Kimi zaman doğa olaylarını, bir zaman hayvanlar, bir başka zaman, buğlar, krallar, putlar, şeyhler, şahlar, derken şıhlar, dervişler… sürekli dayanak arayışı içindedir insanlık.

Krallıklar, imparatorluklar dönemleri sonlarında; özgürlük, eşitlik, adalet, barış adına  yola çıkanların kendi diktatörlüklerini kurduklarına şahit olduk yer yüzünde.

                Açıkçası insanı mutlu etme adına yola çıkanların kendi düzenlerini yaşatmanın gayret ve yok olma telaşını yaşıyor insanlık.

Ömrümüz, sağcılık, solculuk, ilericilik, devrimcilik nidalarını duydu kulaklarımız.Komonistler geliyor ha!.. Dinciler geliyor ha!.. Türkler geliyor ha!.. Kürtler geliyor ha!.. evde çocuğunu susturamayan ebeveynler; iğneci geliyor, öğretmen geliyor, jandarma, polis geliyor ha! Diyerek,  korku eğitiminden geçirildik.

                Herkes herkesten korkar duruma sürüklendik. İnsanlar kendilerine göre dayanak noktaları aradılar. Kimi; dedesini, kimi; ninesini, kimi; babasını, kimi parasını, kimi;  toprak ağasını, kimi; oy verdiği siyasi partiyi dayanak noktası aldı. Kendi varlığını unuttu. Kendi gücüne inanmadı.

                Asıl gerçek özgürlük, eşitlik, adalet, insan hakları. Bu gerçeklerin gerçekleşmesine  karar verenlerin kişisel çıkarlarını göz ardı edebilir misiniz? Asıl sıkıntımız bu noktadır. Sıkıntıdan bizi kurtaracak dayanak noktası; DÜRÜSTLÜKTÜR.

                Kim, kime dürüst davranır ben kestiremem. Bildiğim tek gerçek; insan kendine dürüst olmalı. Kendine dürüst davranamayan başkasına  dürüst davranamaz. Dürüstlüğün egemen olduğu yönetim biçimin adına; DEMOKRASİ diyoruz. Nerede varsa?

                Demokrasiyi kurmaya çalışan siyasal gücün adına; dayanak noktasına CUMHURİYET YÖNETİMİ adı veriyoruz. 86 yıldır  CUMHURİYETle yönetiliyoruz.

Devletimizin adı; TÜRKİYE CUMHURİYETİ DEVLETİ. TC değil.Türkiye Cumhuriyeti Devletinin sınırları içinde ikamet ediyor olmak, bir ayrıcalıktır.  Yer küre üzerinde 16 kez devlet kurmuş bir başka insan topluluğu var mı araştırınız?

                Beğenirsiniz, beğenmezsiniz; düşünceniz, inancınız, etnik kimliğiniz ne olursa olsun? Bir birimizi ötekileştirme hakkımız yok.

                Mustafa Kemal Atatürk’ümüzün söylemiyle;

                “ÖZGÜRLÜĞÜN DE EŞİTLİĞİN DE DAYANAK NOKTASI ULUSAL EGEMENLİKTİR.”

                Bu duygular içinde; 87’NCİ YILINI İDRAK EDECEĞİMİZ CUMHURİYET BAYRAMIMIZ ÜLKEMİZE KUTLU OLSUN.

0 Comments:

Yorum Gönder

<< Home