A B DAYİİİ...
“Türkiye bugün, tarikat-siyaset, aşiret sarmalında... “(Basın)
“Neredeyse üç aydır “açılım”dan söz eden siyasal iktidar, somut projelerle kamuoyunun karşısına çıkmıyor...”(Basın )
“Tümü de demokrasiden, özgürlüklerden söz ediyor, Türkiye’nin nurlu ufuklara doğru yürüdüğünü anlatıyorlar…”(Basın)
“Cumhuriyet’i kuran Mustafa Kemal Atatürk’e açık açık dil uzatılıyor, Aydınlanma Devrimi aşağılanıyor…”(Basın)
“Demokrasi ve özgürlüklerin amaç değil, araç olarak kullanıldığı bir dönemden geçiyoruz...(Basın)
“Halk yılgın! Halk tepkisiz…”(Basın)
“Ege ve Marmara’da zeytin, pamuk, incir, üzüm, Trakya’da ayçiçeği, Karadeniz’de fındık üreticisi borç batağında...” (Basın)
“Sandık çoğunluğuyla iktidara gelen …, “ben yaptım oldu” mantığıyla ülkeyi yönetiyor..”(Basın) Türkiye böyle bir dönemi son 50 yıldır hiç yaşamadı!
“Anadolu’da esnaf kepenk indiriyor, iflas eden sanayiciler ve işadamları intihar ediyor…”
“Yargıyla, TSK’yle kavgalı bir siyasal iktidar…”(Basın)
“Tarikat-siyaset-aşiret üçgeni, devletin tüm kurum kuruluşlarında egemen.”
Ben basının yalancısıyım, “Vallah, billah yalanım yok, hilafım yok” tvlerden.
Bu “manzara -i umumiyeyi” ben mi yarattım? Hovardalık yaparak. Şunu unutmamalıyız.
Altı yüz yıllık DEVLET İ A Lİ ‘NİN yürüyüşünü duraklama, gerileme ve dağılmayla sonuçlandıranların düşünceleri.
Anadolu topraklarına sıkışan koca DEVLET İ A Lİ ‘NİNDE ÖZÜ ANADOLU VE TRAKYA İNSANLARI TÜRKİYE’yi NASIL YARATTI?
“Çanakkale’de düşmana karşı konuldu. “Sizlere savaşmayı değil ölmeyi emrediyorum!... ’’ diye Mustafa Kemal direniş emri vermişti. Çanakkale’de ilk kıvılcımla vatan topraklarının korunacağı anlatıldı. 1919’da Samsun’da bir ışık doğdu. Bir umut, bir güven!.. Karanlıklara itilen vatan aydınlığa, bağımsızlığa susamıştı. Mustafa Kemal, vatanın imdadına koşuyordu”.
Mustafa Kemal; “Halk için, halka doğru, halkla beraber’’ bütünleşmesinin gerçeğe dönüşümünü yaşıyordu. Ordusu “Bir köylü ordusuydu.’’ Anadolu’yu bir umut kaplamıştı. Halk, Mustafa Kemal’le bütünleşti, ona inandı. Zorlu savaşlar sonrası Mustafa Kemal’in ordusu ULUSUMUZUNA ACLARINI DİNDİRDİ. Anadolu aydınlığa ilerliyordu. Yeni düşünceler, yeni bir devletin, “TÜRKİYE CUMHURİYETİ’İNİNdoğuşunu müjdeliyordu. 29 Ekim 1923’te “Meclis Hükümeti’’ yerine “Türkiye Cumhuriyeti’’nin kurulması TBMM kararıyla sağlandı.” Diye derslerimde anlattım, meydanlarda nutuk attım.
86.İLAN YILINI YAŞAYACAĞIMIZ CUMHURİYET BAYRAMININI KUTLAMA SEVİNCİNİ Mİ YAŞAYAYIM, KENDİMİ Mİ İNKAR EDEYİM?
0 Comments:
Yorum Gönder
<< Home