ATATÜRK’TEN SON MEKTUP
“Siz beni halâ anlayamadınız.Ve anlamayacaksınız çağlarca da...…Siz bana, neler yaptınız ondan haber verin.Hakkından gelebildiniz mi yokluğun, sefaletin?Mustafa Kemal’i anlamak yerinde saymak değil.Mustafa Kemal’in ülküsü, sadece söz değil. “
SON MEKTUBA YANIT;
Seni anlamakta zorlandım Atam; Hiç mi işin yoktu koskoca padişaha işgalcilere karşı duracak. Göğsünde madalyalar, belinde kılıçla;Dayının tarlasındaki kargaları kovalamaya kalktın? Git oyna. Çocukluğunu ve gençliğini yaşa.
Hep Mustafa olarak kalsaydın. Öğretmeninin hiç işi yokmuş ki “Kemal” adını eklemiş “Mustafa” isminin sonuna. Ne işin vardı askeri okullarda? O cepheden cepheye koşmanın.
En büyük sıkıntı, göğüs cebindeki saatte. Ne iş vardı orada satin? O saat orada olmasaydı. Şimdi sende olmayacaktın. Çanakkale sırtlarına GELİBOLU YARIM ADASI SIRTRLARINA; ÇANAKKALE GEÇİLMEZ” yazısı yazılmayacaktı.
Seni anlamakta zorlanıyorum ATAM!..
Koskoca Padişaha ve destekçilerine meydan okumanı anlayamadım.” Bırak gelsinler, bırak yapsınlar niye demedin? Büyük suç işledin Atam. Geldikleri gibi gittiler ama; Dolarlarıyla, marklarıyla, oyunlarıyla, colalarıyla, fast footlarıyla, tavernalarıyla, discolarıyla cazlarıyla, yaşam biçimleriyle geri döndüler. Demokrasi ve özgülükleri kullanarak.
Tam seni anlamaya çalışıyordum ki; başıma balyozlar indi. Travmalar içinde kaldım. Senin Devrimlerinle aydınlanmaya, seni tam anlayacaktım ki;Gözlerim katarkt, kulaklarım silah sesleriyle, top ve bomba sesleriyle sağır oldu. Korkumdan dilim tutuldu. Dilsizim.
Yakınmalarımı kime sunayım? Hukukun üstünlüğü dedim, hukuk; CUZDANLA VİDAN ARASINDA sıkışıp kaldı. İnsan hakları dedim; İnsanın hakkı mı olur dediler? Ülkemin bölünmez bütünlüğü dedim; bal gibi böleriz. Biz bir bölen ve bileniz. Cetveli elimize alır, çekeriz çizgiyi dediler.
MİLLİ VE MİLLET ADINE NE VARSA;özelleştirme ve güzelleştirme adına birer birer, Küresel sermayedarlara paylaştırılmayı izliyor ve olur efendim tamam efendimle işlerimi götürüyorum.Gelecek zamanlarda yine ben seni anlamayacağım. Seni bana anlatmaya çalışanlar; ENGELLİLER DERNEĞİNE ÜYE OLDULAR.
Ben neler yapmadım ki; vatan millet Sakarya dedim, meydandan meydana;”Elde bayrak, düşman üstüne…” . Birde baktım, elimdeki güzel vatanımdaki, benim güzel insanlarım, gemisini kurtaran kaptan olmuşlar.
Ne yokluğu ne sefaleti; yok böyle bir şey Atam. Her yer güllük gülistanlık. Kıyılarımız, sahillerimiz beton kaleler ve dükalıklar, prensliklerle dop dolu. Kıyılar boyunca. Her yer cıvıl cıvıl. Her şey o kadar güzel ki; Millet mutlu mesut ve bahtiyar. Tövbe tövbe dilimiz yanar. Herkes anadan üryan, sereserpe güneşte.
Hiç yerimizde saydığımız filan yok. Arkamızda Avrupa, Amerika, önümüzde, Orta Asya;” yürü ya kulum…” kullar öyle yürüyorki Atam, tutana helal olsun.
“Ülküm; yükselmek ileri gitmekti, gösterdiğin hedefe hiç durmadan yürüyeceğime” söz vermiştim.
Anladım ki; sözümü yerime getirmek için çok, çok da çooook çalışmam gerek.
0 Comments:
Yorum Gönder
<< Home