Çarşamba, Şubat 25, 2009

"AŞK, İKİ KİŞLİKTİR"

 

         “... Değişir rüzgarın yönü/ Solar ansızın yapraklar;/ Şaşırır yolunu denizde gemi/  Boşuna bir liman arar,/ Gülüşü bir yabancının/ Çalmıştır senden sevdiğini;/ İçinde biriken zehir/ Sadece kendini öldürecektir;/  Ölümdür yaşanan tek başına,/ Aşk iki kişiliktir.” Diyor; Şair Atol Berhamoğlu.

         Bir başka usta; Yaşam dediğin nedir ki?/  Bir bira şişesi/ Şişeyi tutuyorsun/ Ama birayı içemiyorsun./ Şişesizde taşınmıyor ki birader/ Açsan şişenin kapağını,/ göreceksin mantarını/ Tadacaksın içinin yakarını.

         Ömer Hayyam, ölüm döşeğinde, verirler bir bardak su. İçer lıkır lıkır. Oh be! Diyor.” Bilseydim, suyun böyle;/ İçimin yanarını söndüreceğini,/ Bırakırdım, dilimi burkan,/ Dünyanın şarabını.”

         Bu Nisan gecesinde; yıldızlara konuşuyorlar birbirleriyle göz kırparak. İnsanların hakkı değil mi? Sağlıklı mutlu, özgür, sevinç ve neşeyle dolu bir günü karşılamak. İnsanlarda  yıldızlar gibidirler, bakarsın  gözleri ışıl ışıl, bakarsın kendi varlığından   haberdardır. İnsanlar vardır, olup bitenden, kendinden bi haberdir.

         Bir başka üstad dokunur sazın teline;” Olmalı mı? Olmamalı mı?” Söyleyenini anımsayamadım. Ama sözleri beni, cin çapar gibi çarptı.

         Bu yazdıklarımla ne anlatmak istiyorum? Bende daldım gittim sözlerin gizemine. Yaşadığımız her gün yeni haberlere, olaylara ve yeni güne uyanıyoruz. Sanıyoruz ki evrende sadece kendimiz yaşıyoruz. Var mı böyle bir gerçek? Olası değil. Nedense kendi hayallerimizle yatıp kendi bedenimizle uyanıyoruz.

         Gerçek bu mudur? Elbette budur diyebiliriz. Ancak kendi adımıza. Bir başkasının adına, konuşma, yürüme yeme ve yaşamak var mıdır? Yok böyle bir şey. Var olan nedir? Asıl gerçekleri saklamak. Kimden? Sevdiğinden, aşkından, canından , kanından, seni yaratandan, üretenden, yetiştirenden,eğitenden , koruyandan , savunandan ve herkesten.

         Oldu mu şimdi? Elbette oldu. Ben yaptım oldu, dediniz mi? İşin rengi değişir. Bu durumda; Trakyalı ses sanatçımız Arif Şentürk;” Bir fırtına tuttu bizi deryalar” diyerek kaşılar.

Şimdi  başlığımızı nasıl okuyalım? “İki kişiliktir,aşk” mı?  “Kişiliktir aşk,iki”olarak mı?  Yoksa “İki aşk,kişiliktir” diye mi okumak anlamlıdır?

Halkımız bu konuda oldukça derin ve anlamlı düşünür ve düşündüğünü hiç saklamadan yalın olarak ortaya koyar. Ne gibi diyorsanız? Örnekleyelim. “İnsanlar, kılık ve kıyafetleriyle karşılanırlar. Bilgi ve görgüleriyle uğurlanırlar.” Hemen yanıtı yapıştırırlar. Ya sevdiğini belli et, ya sevmediğini. “Seviyom gibi gibi, sevmiyom gibi gibi” yaparak insanla dalga geçilmez. Sevi iki kişi arasında bölüşülür eşitçe ve denkçe. Davul bile dengi dengine çalar” diyerek sözü kesip atarlar.

Başa dönüp yeniden okuyalım. “Aşk, iki kişiliktir.” Ölümdür yaşanan tek başına.” Bu dizeler başka türlü okumak olamaz. İki kişilikli aşk ve aşk iki kişilikli olmaz. Ya aşıksındır, ya aşık değilsindir.

Tek kişilik yaşam, sana aittir.


0 Comments:

Yorum Gönder

<< Home