89 YIL AYDINLIĞINDA

 

Osmanlı Devleti'nin boynuna astıkları Sevr saçmaları, BOP, GOP, GOKAP uygulamalarına Türkiye'mize de asmakta olduklarının farkındayız. Her 19 Mayıs yeniden uyanış, yeniden silkiniştir.  Anlamak istemeyenlere ne söylenir.

200 yıldır,Ortadoğu'nun yeniden şekillenmesi ve kendi sömürü alanı olarak kalmasına çalışanları, tüm dünya bilmektedir.

Şu anda ülkemizin durumu budur. Türkiye; küreselleşme nağmeleri eşliğinde,  tüm hizmet alanları yabancı şirketlerin at oynattığı alanlara dönüştürüldü. Yeraltı ve yer üstü doğal kaynaklarımızın küresel güçlerin elleriyle işletilmesinin anlamı nedir? Özelleştirme adı altında, eş dost, ve yerli yabancı iş birlikçilere, tüm kaynaklarımızın peşkeş çekildiğini görmüyor muyuz?

BİZİM YÜZÜMÜZ BATIYA DÖNÜK, ÖZÜMÜZ DOĞUDA. Mustafa Kemal Çağdaş uygarlık yolunu gösterirken, batının, kan emicliğini vampirliğini biliyordu. Bunun için Amasya Genelgesi'yle TÜRK ULUSU'na seslenişinde; "Vatanın birliği ve bütünlüğü tehlikededir," " Bu durumdan, ülkeyi kurtaracak milletin azim ve kararıdır."Diyor.

89 yıl öncesinden sesleniyor Gazi Mustafa Kemal;" TEMEL ilke;"Türk milletinin haysiyetli ve şerefli bir millet olarak yaşamasıdır...Ne kadar zengin ve bolluk içinde olursa olsun, bağımsızlıktan yoksun bir millet, medeni insanlık dünyası karşısında uşak olmak konumundan yüksek bir davranışa layık görülemez."

Yeniden uyanmak, uykulardan. Özgürlük, özgürlük diyerek, birbirimizin insan olduğunu unuttuk. İnsani değerlerimizi bir yana attık. Küresel aktörlerin ülkemizde  ki dublörleri, tüm ulusal kazanımlarımızı bıraktılar. PAZARLAMA çalışmalarıyla meşguller. Kendimizi  uzaydan gelen birisi görerek, burnumuzdan kıl aldırmıyoruz.

Kutlamakta olduğumuz; ATATÜRK'Ü ANMA, GENÇLİK VE SPOR BAYRAMI" ve  bu; kutlu ve mutlu günlerin sıradan bayramlar olarak değerlendirenlerin, bu düşüncelerini yeniden akıl süzgecinden geçirmesi gerekir.

"Türk'ün ateşle imtihan edildiği",yok sayılan bir milletin yeniden doğuş, var oluş destanının yazılmaya başlamasıdır. Her 19 Mayıs; UYANIŞTIR, IŞIKTIR, ATEŞTİR, HARDIR.

Övgülerim, saygılarım, ilelebet payidar kalmasına hizmet ettiğim; Türkiye Cumhuriyeti Devleti'mizi yaratanlara. Çok mu abartılı yazdım. Ne kadar yüceltsem yine azdır.

Geçmişte ve bugün, yaşadıklarımızın anlamını, önemini gelecek nesillere anlatmamın sorumluluğu var sırtımda. Bu sorumluluğu taşımak bana ağır gelmiyor.

Bugün, yarın ve gelecekte; Atamızı, gençliğimizi anlamaya ve tamamlamaya davet ediyorum sizleri.

GÜNEŞLİ BİR MAYIS SABAHINDA NİCE SAĞLIKLI, BARIŞ, HUZUR DOLU KUTLU VE MUTLU BAYRAMLARA