YOĞURT VE YİĞİT

Halkımız, beğenmediği, davranışlarını bozuk bulduğu insanları tanımlarken kullandığı; " sütü bozuk" deyimidir. Davranışlarımızın ve iş bitirme tekniklerinin farklılığını   ortaya sermek içinde yiğit ve yoğurt kavramlarını kullanır." Her yiğidin yoğurt yiyişi başkadır."özlü sözünü kullanır.

          Tüm zamanlarda insanlarımız sağlık   mutlu ve bereketli yaşamlarını idame ettirirken işlerinin bozulduğunu, ekmeğinin küçüldüğünü, ortalığın toz duman olduğunu görür ve başlar küfür etmeye; Birtakım "sütü bozuklar" işimizi bozdu, rahatımızı huzurumuzu kaçırdı. Hemen arkasından bir kurtarıcı arar ve " Bir yiğit çıkmadı ki şunların ağzının payını versin diyerek yakınır.

          Farkında olmadan yaşadığımız zaman diliminin, İNSANİ, AHLAKİ, DİNİ, EĞİTİM VE KONOMİK, SOSYAL DAVRANIŞLARIMIZI nasıl bozduğunu tanımlamış oluyoruz.

         Yoğurtlar eski  yoğurtlar değil , yiğitler eski yiğitler değil.   Gidiniz marketlere, bakkallara yoğurt mu alıyorsunuz? Tatlı mı alıyorsunuz? Anlayamazsınız. Yoğurda benziyor, yoğurt değil. Süte benziyor, süt değil.Aldım gitti, yedim gitti, sattım gitti.

         Gel gelelim yiğitlerimize. Boy var, bos var serde. Bıyıklar derseniz mübarek fırça üzüm gibi. Hele birde kıyafeti var ki insanın böyle bir yiğide özeniveresi geliyor. Birde bakıyoruz yiğit elbisesinin altından manken çıkıyor. Hay Allah, Nasılda yanıldım?. Arkasından   bir telafi cümlesiyle  zihnimizde  problemi hemen çözüp; "yakışmış be kızanıma " deyip sözü kesip atıyoruz.

         İnsanlığın aydınlanma tarihine baktığımızda; duygularımızla, aklımızın sürekli çelişki içinde olduğunu görürüz. DOĞA YASALARIYLA, insanların kendi koyduğu yasalar arasında fark vardır. İnsanlar yaptıkları yasalara duygularını görgülerini   hayallaerini katarak yaparlar. Doğa yasalarının mayası akıldır. Aklın mayası; İlim ve bilimdir. İlim ve bilimin mayası; YAŞAMIN TA KENDİSİDİR.

         Mustafa Kemal Atatürk; "Benim manevi mirasım akıl ve bilimdir…Zaman süratle ilerliyor, milletlerin, toplumların, kişilerin mutluluk ve mutsuzluk anlayışları bile değişiyor. Böyle bir dünyada değişmeyecek hükümler getirdiğini iddia etmek, aklın ve bilimin gelişimini inkar etmek olur… Benim   Türk Milleti içim yapmak istediklerim, başarmaya çalıştıklarım ortadadır…" diyerek; DÜŞÜNCELERİNİ AÇIKLAR.

         Dürüst, ahlaklı ve yiğit olmak için, mutlaka;insanlarımızın   kutsallarının arkasına saklanarak mankenlik yapmaya gerek yok.

         2007-2008 Eğitim ve öğretim yılı  başlarken;" Birde MUSTAFA KEMAL GİBİ DÜŞÜNMEK" gerekmez mi?

         "Hayatta En hakiki mürşit( Yol gösterici)ilimdir… İlim ve fenden başka   mürşit aramak gaflettir delalettir." Demesi sizce nedir?