Cuma, Şubat 09, 2007

AYDIN, AYDIN



--

 

         Bizim insanların halleri bir tuhaf. İşine geldi mi? Yalvarır yakarır. İşine gelmedi mi? İplemez. Bakarsın iki gözü iki çeşme. Sende telaşlanırsın. Adamın gözyaşlarını silmek için, yeni çarşafını yırtarsın. Ağlama kardeşim göz pınarların kuruyacak. Sil gözünün yaşını. Anlarsın ki ağlamak sermayenin mayasıdır. Artık iş işten geçmiştir. Yapabileceğinde yoktur. "Atı alan Üsküdar'ı çoktan geçmiş" olur.

          Türkiye Cumhuriyeti Devleti'mizin temellerinde ki harç " akıl ve bilim"dir. Ulu Önderimiz ne diyor?   " Ben manevi miras olarak hiçbir ayet, hiçbir doğma, hiçbir donmuş kalıplaşmış kural bırakmıyorum. Benim manevi mirasım  BİLİM ve AKILDIR."

          Bilim ve akıl ne işe yarar? Yenilir, içilir mi? Pazarda satılır mı? Gölgesinde yatılır mı? Anlayıp dinlemek gerekir.Derin işlere aklım yetmiyor. Erenlere danışalım.  Ne yanıt veriyor kulak verip öğrenelim." İlim, ilim bilmektir. İlim Kendin bilmektir. Sen kendin bilmezsen . Bu nice okumaktır." 800 yıl öncesinden Yunus Emre bugüne seslenir.

         Açık yanıt oldu mu? Net açıklama; Bilimin mayası ilim, ilimin mayası akıl. Biri eksik olursa olmaz. Üçünün yolunda yürüyenlere ALİM. Alimlik yolunda akıl yoranlara AYDIN diyebiliriz.

         Akıllı ilim ve bilim yapanların yolu aydınlıktır. Aydınlık yoldan irfan alanların, edeple, akıl yolundan sapmadan insanlığa ve kendilerine hizmet etmeleri   toplumumuzun en büyük hakkıdır.

         Her bilim dalının kendi öz disiplini vardır. Alınacak ilim ve irfan edeple kullanıldığı ölçüde; insanlarımızı   barış ve huzura götürür. Bilim dalları arasındaki  bilimsel bağları yok sayamayız. Sorunlara ortak çözümler üretmek akıllı davranıştır. Bilimsel yaklaşımlar hakkında akıl yürütmek,   bilimsel düşüncenin hamurudur.

         İnsan; özüyle, sözüyle ve fiziksel özellikleriyle tanınır, bilinir. "Kendin bilmek"; iş içinde, iş için akıl yormak, emek vermek, kendine ve çevrene dürüst davranmayı göze alıp, tutarlı davranışlar sergilemek bu yola emek vermek yaşamın anlamlı yanı.

         Aklın kılavuzu sorulardır. İnsan sordukça öğrenir. Öğrendikçe sorar.   Asıl gerçeğe ulaşıncaya kadar. Bilimsellik; şüphe ve  kuşku gerektirir.  Bizi bilimsel kuşku ve şüpheden dem vuruyoruz. Hedefimiz, "Öküzün altında buzağı," keçinin altında yumurta aramıyoruz.

         Hep birlikte barış içinde yaşadığımız güzel ülkemizde ortak yaşama katlanamamak cahillik, kendini bilmezlik olarak tanımlanır. Değişik renk,düşünce, felsefi inançtaki insanlarımızın etnik köken ayrımcılığının batağında boğulmadan yaşamayı öğrenmek; aydınca yaşamanın şartıdır. Aydınca yaşama şartlarını hazırlayan ve   birlikte yaşama hoşgörüsünün tohumlarını serpen ve beslenip büyümelerine olanak tanıyan düşünür,yazar, çizer, siyasetçi, ve akademisyenler aydın aydın olarak kendilerini geleceğe taşırlar.

an.durakailesi.com

0 Comments:

Yorum Gönder

<< Home