BAY + RAM

İhsan DURAK
Öğretmen (E)
http://ihsan.durakailesi.com
Doğamız gereği beslenme biçimlerine göre davranışlar geliştiririz. Adam
olur/Bay oluruz. BEY; adam gibi adamdır. Argo tanımla; karı gibi adama
toplumuz rağbet etmez. Beyefendileri takdirle karşılarız. Adamlık
çeşitlemeleri yapalım. Bey Efendi adam, kabadayı adam, salak adam, angut
adam, ,manyak adam, sülük adam, yılışık adam, sulu adam, manyak adam.....
etçil ve otçul beslenen insanların kimyasal yapısı da faklıdır.
Otçul beslenen insanlar sakin, dengeli, tutarlı, insani ilişkilerinde
dürüst samimi, içtendirler. Etçil beslenen insanlar sürekli saldırgan,
üstünlük havalarında, ilkel duygular içinde, vahşice davranışlara çabuk
yönelirler. Çabuk tahrik olan, patlamaya hazır durumdadırlar. Kendileriyle,
toplumla barışık değildirler. Durum böyle olunca, “BAY”ların kişisel, doğal
ve sosyal davranışları; yakıp yıkıcı, çalıp çarpıcı, buyurgan özellikler
sergilerler. Bu “bay”ların egemen olduğu toplumda; karşısındakilere; sürekli
buyruklar yağdırarak, hükmetmeye gayret gösterir. Buyruk alanlar(RAM) hizmet
vermek, yalakalık yapmak, yağ çekmek için “bay”ların çevresinde fır
dönerler. El etek öperler. Hep üstte olup, sürekli bir yerleri işgal etmek
gibi hastalıkları vardır. Yalnız ben olayım, Hep ben olayım, daima ben
olayım gibi.
Ülkemizde ki “bay”ların demokrasi hastalığı budur. Buyurgan, saldırgan,
umursamaz, kara gözlükler arkasından halka bakarlar.Halkı, “teba”
zihniyetiyle gören, halkın gözüne bakmaktan çekinen tiplerdir “BAY”lar.
“Bay”ların buyruklarına, dayatmalarına dayananlar(RAM), “yan gelip
yatarlar”. Onlar kuldur. Kurşun askerdir. Günah keçileridirler. Hiçbir
zaman kendilerini, bir başkasını savunma hakları yoktur. BİREY olma
mertebesine ulaşamamışlardır. BİREYliğe ulaştırılmaması için tüm tuzaklar
kurulmuştur.
“BAY”ların egemenliğinde; para, şöhret, vur kaç, makam, güç kuvvet, nüfuz
asilliktir. Gerisi boş. Başkası ırgat, amele falan filan, estek köstek.
“Bey”lerin egemenliğinde; Nezaket, insana saygı, uyum, topluma saygı, bilim
ve aklın rehberliği, insani sorunların çözümüne katılım, adil paylaşım
başarı ölçeğidir.
Mutlu ve kutlu günler; “Bay”ların ve beylerin egemenliğinde değil, halkın
katılımı, adil paylaşımıyla, her türlü yolsuzluk ve fırsatçılıklardan uzak
kutlanması bir özlem, bir yalvarış yakarıştır. Kutsal mekanlarda açılan
eller, yapılan dualar bunun içindir. Bağımsız, özgür bir ülkenin, insanı
olmanın onuru ve gururuyla yaşamak; insanımızın en temel hakkıdır.
“Bay+ramı”, “Bay+ram” olmaktan çıkarıp; Mutlu gün , kutlu gün anlamında
kutlamanın gerekleri yerine getirilmedikçe, “Bay+ram” olarak kalır. Mutlu
gün, kutlu gün anlamındaki BAYRAMLAR; Trafik, hırsızlık, haksızlık, dep
debe, gösterişle insanlarımızı yaralar, yıkar, örseler. TATİLCİLİK anlayışı,
yaygınlaşır. Sevgi ve saygı pınarları kurur. Bencillik ve bireycilik topluma
egemen olur.
Bayramlar(Mutlu, kutlu günler); almadan vermektir. Kaçmadan,
yakınlaşmaktır. Sevinçtir, neşedir, sağlıktır, huzurdur, benim anladığım
budur gerisi yalan. Saygıda, muhabbette, görgüde, buluşarak; geleceğe umutla
yolculuktur. Bu temeller üzerinde yükselen inanç sahipleri;
bağımsız,özgür,refah içinde, huzurlu yaşar. Dürüstlüğü insan ilişkilerinin
temeline yerleştirip onun üzerinde yükselirler.
Türkiye Cumhuriyeti Devletini kurarak, bize bu kutsal mirası bırakanları,
inançla, güvençle sonsuzluğa koşanları saygıyla selamlayıp, önlerinde
eğilirim. Nice bayramlarda sevdiklerinizle sağlıkla, sevgiyle, neşeyle
birlikte olunuz.
--
No virus found in this outgoing message.
Checked by AVG Free Edition.
Version: 7.1.409 / Virus Database: 268.14.5/533 - Release Date: 13.11.2006