BAŞ VE SON
İhsan DURAK
Öğretmen (E)
http://ihsan.durakailesi.com
Mehmet ERBULAN’ın dizeleriyle söze başlamak anlamlı ve yerinde olur. Aşkın
Kanunu şarkısının ikinci dörtlüğünden iki dize.” Dünyanın bir yazı, bir kışı
vardır. Her yolun bir sonu bir başı vardır.”
Dikkat edniz bu hafta ne nutuklar ne palavralar atılacak. Sosyal devlet
ilkesinin içi boşaltılıp, boş palavralar sıkılacak. Devlet erkanımız ve
hükümet erkanımız göstermelik(sentetik) tavırlar içinde etrafa boş
gülücükler yağdıracaklar. Banka kuyruklarında, hastane kapılarında, kenttin
kıyı mahallelerinde yalnız, bitap çaresiz yaşlılarımızın gözünün içlerine
baka baka pembe dünyalar yaratacaklardır.
Toplumların kalkınmışlık ve insanı gelişmişlik derecesi, yaşlılarına
sağladığı olanaklar verdiği değer ölçüsünde değerlendirilir. Hepimizin
ulaşacağı hedeftir yaşlılık. Zor günlere hazırlık anlamında anlattığımız”
Cırcırböceği ve Karınca” öyküsü herkesin aklının bir kıyısında kırıntı
olarak saklıdır. Yaz boyunca cırcır öten Ağustosböceği; Kışın Karıncanı
kapısını çalar. Yaz boyunca kışlığını hazırlayan karınca Kapısın açınca
karşısında cırcırböceğini görür. Bu Kış gününde aç kaldığını söyleyen cırcır
böceğine karınca;-Yazın ne yapınız kardeş? diye sorar.- Saz çaldım, yanıtını
alınca, karıncanın yanıtı; Haydi git şimdide saz çal olur
“ Yaşlılara Saygı haftası.” Kutlama etkinliklerini ilgiyle izlemeye
koyuldum. Cumuhurbaşkanımız; Sayın Necdet Sezer’in eşi Ulusal Eğitime Destek
kampanyası etkinlikleri içinde, yaşlılarımızın yaşam kalitesinin
artırılmasının ulusal görev olduğunun altını çizerek göreve davet ettiğini
basından izliyoruz.
Yaşlılarımıza, engellilerimize, çocuklarımıza gstereceğimiz özen katıyla
geri döneceği inancını herkesle paylaşmak isterim. “Köylünün
yaşlısı;oğlak_kuzu,Kentin yaşlısı çocuk çabanı olur.” Sözünü çok yersiz ve
anlamsı buluyorum Yaşlılarımız örnek yaşamın, çocuklarımız geleceğimizi,
çoban tanımlamasını koruyucu kollayıcı anlamında algılmasam insana hakaret
sayacağım.
Toplumun her alanında ki tüm büyüklerini; Dedeni,nineni, ananı,babanı,
amcanı, dayını, halanı, teyzeni, tüm hısım ve akrabanı, eş, dost,
tanıdıkları yok sayarak yaşamak; Seni sen yapanları ve kendini inkar
etmektir. Bizler ergin kişiler olarak, gençlere güzel örnek olmak
anlamında toplumsal sorumluluklarımız var. Yaşlılarımıza hak ettikleri
yaşam kalitesini sağlamak ve onların kendilerini ifade etmelerine katıda
bulunmamız en büyük insani görevimizdir.
Yaşlılarımız varlıklarıyla bize yaşama sevinci veren güç kaynaklarımız
olduklarını unutmadan,yapacaklarımızı hissettirmeden gerçekleştirmek onları
yaşama daha sıkı bağlanmalarına ve dirençli olmalarına katkı sağlayacaktır.
Kendinize şu soruları sorunuz.
Sahip olduğumuz maddi ve manevi, ulusal ve evrensel zenginliklerimizin
kaynakları kimlerdir?
Sen, “ gökten zembille mi indin”? Şimdi, “Yaş yetmiş iş bitmiş” mi oluyor?
Yaşam, sürülmüş toprak. Ona hangi tohumu eker, hangi fideyi dikersen; o
ürünü ve meyveyi alırsınız değil mi?
Tüm yaşlılarımızın; yaşam kalitesini artırmak toplumsal borcumuzdur.
--
No virus found in this outgoing message.
Checked by AVG Free Edition.
Version: 7.1.385 / Virus Database: 268.4.5/321 - Release Date: 21.04.2006
0 Comments:
Yorum Gönder
<< Home