Salı, Mart 21, 2006

SENTETİK TAVIRLAR

İhsan DURAK
Öğretmen (E)
http://ihsan.durakailesi.com

Derinliklerden sesleniyor “Mavi renkli zamana” sarmal ve karanlık
ilişkilere inat. İnsanı seven, kucaklayan, koruyan, insanlığı ekip
çoğaltanlara merhaba diyerek. Güzellikleri öneren bu yolda tıkananların
önünü açan düşünceleriyle bize düşün ve esin kaynaklığı yapanlar dünyanın
neresinde olursa olsun. Rengi, dili,dini, felsefesi fark etmez. Yeter ki
güzel örnekler olsun. Bizim borcumuz; seslendirmek, dillendirmek ve
aktarmak.
Bilge KONFİÇYUS der ki; “ Ülkelerine düzen getirmek isteyenler, önce kendi
ailelerini ıslah etmelidirler. Ailelerini ıslah etmek isteyenler, önce kendi
özel yaşamlarını düzeltmelidirler. Akıllarını ıslah etmek isteyenler, bu
isteklerinde SAMİMİ olmalıdırlar. İsteklerinde SAMİMİ olmak isteyenler,
bilgilerini genişletmelidirler. Bilgilerini genişletmek isteyenler önce
ARAŞTIRMA MALIDIRLAR.”
SORGULU YORUM
Hukukçu musun? Hayır. Ulema mısın? Hayır. Cin misin-Peri misin? Hayır?
Laik misin- Demokrat mısın? Hayır. Üfürükçü, tükürükçü müsün? Hayır.
Pankçı,punkçu musun? Hayır. RANTÇI mısın? EVET. Peki neden? “Çünkü ben
paranın her rengini severim. Benim için paranın rengi, miktarı, büyüklüğü,
üzerinde ki resimler kim olursa olsun yeter ki PARA olsun.” Allah’tan
kork imanım;” Gözünü para doyursun” diyeceğim ustam izin vermiyor.
AKP ‘li Mehmet DÜLGER’in basına yansıyan söylemi;” Siyaset –para
ilişkilerine kurallar getirilmeli”,” Bal tutan parmağını yalıyor” demek
istemiş. Birilerinin ne dediği, birilerini ilgilendirir. Şimdi yeni sözler
yazmak lazım. TBMM’inde Milletin gözünün içine baka baka sentetik tavırlar
sergileyenler; Kızılcahamam’da, hamam rehavetini atıp kendilerini yeniden
sorgulamaları ülkemiz ve Milletimiz için anlamlı olur. Ülkemiz insanları
şehitlerinin yasını tutup, için için ağlarken, cenaze merasimlerinde slogan
atmalarla milliyetçilik, mukadesatçılık gösterisi yapılmaz. Rozet takıp, el
kol işaretleriyle saygı göterilmez. Saygısızlığın ta kendisidir.
Prof.Dr. Ahmet İnam”ın yaşamı tanımlaması bu hafta beni derinden vurdu.
HAYAT;“Meydan okumadır.” Kime? Kendine mi? İnsanlığa mı? Doymayan arzulara
mı? Halka mı? Sürüklenmeye mi? Uçmaya mı? Yutmaya mı? Yaşamı ele geçirmeye
mi?
Yarı Tanrı-yarı Krallar gelip geçti dünyadan, Şıhlar, Şeyhler, Dervişler
Şahlar, Padişahlar, Gılgameşler, İskenderler, Napolyonlar,
Hitler,Musoliniler, Stalinlerin hepsi barış kardeşlik, hak hukuk ve
sonsuzluk için kendilerince yaşama meydan okudular. Geriye ne bıraktılar?
Kan , gözyaşı, irin.
İktidar için” her yol mübah” mı?” Yanıt evet ise sözüm yok. Yanıt Hayır
ise; yanıtlanacak çok soru var. İlçe ziyaretlerini gerçekleştiren sayın
Valimiz Selahattin Hatipoğlu’na Muhtarların İlettikleri sorunları ortak
çoğu, Yol,su, elektrik.İşszli yoksulluk yolsuzluk yakınmaları. İvrindi’de ki
uyarısı dikkat çekici. “BU İNSANLAR TV İZLEMESİNLER Mİ?, bilgisayar
kullanmasınlar mı?... Bu geri kalmışlık ilçenin(lerin) kaderi olmamalı”
içime su serpti. Saf, tertemiz, yürekten, samimi tavır olarak algıladım.
Çalışmalarında başarılar diliyorum.
Ülkemin insanları; Kendilerine yapılan güzellikleri unutmaz.
Yaşamıyla,inancı örtüşüktür. İnkar etmez.
--
No virus found in this outgoing message.
Checked by AVG Free Edition.
Version: 7.1.385 / Virus Database: 268.2.5/284 - Release Date: 17.03.2006

0 Comments:

Yorum Gönder

<< Home