AYLAKLIK VE BENCİLLİK
“BEN”; insanı, insan yapan öz değerlerin kazanıldığı, var olma, kendini yaratma, yeniden var olma eylem ve söylem gücüdür diye algılarım. Bir düşünce zenginliği olarak aldığımız bu güç; “BİZ” kavramının temelidir. “Biz” gücü toplumumuzu oluşturan bireylerin enerjilerinin yarattığı yeni bir sinerjidir. “Ben” aylaklık davranışlarıyla içi boştur. Zamanı verimli değerlendirmeler bu kavramın içini doldurur ve kendini gücünü kendi oluşturur. İçi boş bir BEN, HİÇliktir. Hiçliği aşmanın yolu , yaşadığımız ve yaşayacağımız zamanın anlam ve önemini kavrayarak, pembe hayallere dalmadan kendini yeni baştan donatmaktır. İşin özü bir başka BEN ile dilde ve gönülde buluşmak, halleşmek yeni yön ve eylemlerde kendini bulmaktır. Bu düşünceden hareketle sayısal olarak; bir artı bir,eşittir ikidir. Ancak değerler sistemi olarak ÜÇ eder.
Bir ben , bir sen artık iki değil üçüz. Yeni bir gücüz, bu gücün adı “BİZ”dir. Bir bina tek tek tuğlalarla yükseliyorsa toplumumuz da sağlam BENLİKLİ, uzağı gören, sağ duylu “BİZ”’lerden; aydınlık,ÇAĞDAŞ bir toplum oluşur.
İnsanımızın ve toplumuzun yaratılmış güzelliklerin farkında olarak övünmeleri, en temel haklarıdır. Bu değerleri kullanarak aylaklık yapma hakları yoktur. Ben diyerek başlayan cümleleri kavrayamıyorum. Örnekleyelim. Ben Atatürkçüyüm, ben devrimciyim, ben ilericiyim, ben çağdaşım, ben müslümanın, ben milliyetçiyim,ben demokratım, ben cumhuriyetçiyim... ben neler yaptım neler? “Ben Halep’te on arşın atlamıştım.” Adama demezler mi? Geç kardeşim bunları. “ Halep oradaysa, arşın burada atlayın görelim.”
Ben ile bencillik arasında dağlar kadar fark vardır. “Ben” onurdur, bencillik onursuzluktur. Sürekli kendinden yana aç gözlülük yaparak yalnızlığının, yok olmanın, sıkıntının sömürünün batağına düşerler. Seni, beni ve herkesi bir ağlama duvarı yaparak insanların acıma duygularından yararlanmak için göz yaşlarını silah olarak kullanırlar. Kanları kapris, kuruntu ve kibir gibi kötü huylu kanserojen besinlerle beslenir. Bencilliğin tedavisi EĞİTİM. Katılma, katlanma ve paylaşmanın erdemine eğitim biliminin kendi ilkeleri ve yöntemleriyle varılır. Bu ilkeler ve yöntemler içinde AYLAKLIK ve BENCİLLİK yoktur.
İçimizdeki mutluluğu yakalamanın yolu; bencilliği aşmak, “BEN”den, “BİZ”e ulaşmaktan geçer. İçinde büyük özveri, emek, namusluluk ve sadakat vardır. “BİZ” hiç yalnızlığı sevmez. Her gün yeni bir sevdik arar. Sevgiyle kendini yaşamın içinde bulur. Yaşam, özdeşliklerle zenginleşir. Ancak; Aylaklık ve bencillik saygın yaşamla geçinemezler. Halkımız arasında bir anlatımdır.” Aylağı gelin etmişler eşiyle üç günde boşanmış.” Boşanma sebebi eşine itaatsızlık, sadakatsızlık. Yaşlı kaynanası bir bardak su istemiş, “ Kalk getir de bende içeyim.” Demiş. Utanmasa kakasını yerine yapacakmış. Bunun ikiz kardeşi üşengeçliktir. Bir başkasının sırtından geçinmek.
0 Comments:
Yorum Gönder
<< Home