BAYRAM ŞEKERİ

Işıktır diyerek yazıyorum. Kartaca Komutanı ve daha sonra Kral olan HANNİBAL’ın tarihi sözünü yeniden hatırlatmak insani görevdir diyerek yeniden yazıyorum. Hiç yapacak bir iş bulamazsan;” Ya bir yol bul, ya bir yol aç.” Benim eklemem;  Yoldan çekil !

            Zorluklar ve zorlanmalar karşısında;” Korkma!” Cesur ol. Kendini üzme çalışmaya devam et. Her var olma gayreti ayrı değerdir. Başarıyı, mutluluğu, huzuru, barışı ve gerçeği arama yolunda yeni düşün.

            Siyasi, ticari, ahlaki, hukuki, dini ve kültürel alanda ki yeni düşüncelerimiz, yeni uygulamalar; işin çıkış noktasını işaret etme önermeleridir. Toplumlar, toplumsal başarılarını; gelecek zamanlarda mutlu gün, kutlu gün, kutsal gün, önemli, mübarek kavramlarıyla adlandırırlar. Bu günleri hep birlikte  yaşamanın haz ve neşesi içinde olurlar. Bu  günleri bir birinden ayırmak, farklı görmek bile cahilliğin ta kendisidir.

            Sevgi ve sevinci paylaşım günlerini birlikte yaşamanın bilincince ve bunun kıvancını içinde duyanlara hiçbir güç engel olamaz. Bu özel günlerde; uzaklar yakın ,acılar bal olur. Sıkıntılarımız sevince, özlemlerimiz gerçeğe dönüşür. Bu yol, sevginin, istencin açtığı “dosdoğru yol”dur. Bu yolda; özlemler, tüm güzellikler, hayır ve dualar yol alır.Yolun sonu; kucaklar dolusu mutluluk, barış ve esenliklerdir.

            Sevgi; yolun yapısını, dokusunu değiştirir. Her yaşam alanı kendi içinde  bu yolun  oluşumuna katkılar için kendi kurumlarını kendi oluşturuyor. Yeni yollar açabilmenin yollarını arıyor.

            Bayramlar; Kimileri için kazanç, kimilerine tatil, bir başkalarına göre hasret yolu. İçinde bulunduğumuz haftalar, Ulus olarak;  Anadolu’da yeniden var oluşumuzun, TÜRKİYE CUMHURİYETİ’nin  82 kuruluş yıldönümü haftasıyla,İslam Aleminin Mutlu Günlerinden RAMAZAN BAYRAMI’nın kutlandığı sevinçli günleri yaşıyoruz. Bu günlerimiz, en çok duygu yoğunluğu yaşadığımız, çocuklaştığımız,, aklımızın başımızdan uçtuğu zaman dilimidir.  Abartılar içinde olmadan , beyaz yalanlara sığınmadan, yeridir diyerek birbirimize laf sokuşturmadan, yalın ve tertemiz bir biçimde her türlü riya ve  gösterişten uzakta, yaptığımız ziyaretlere gölge düşürmeden, “Sapıkların gittiği yol”lara sapmadan  yolunda ilerleyebilmek ne mutlu, asil bir davranıştır.

            Bayram namazında çıkıp caminin duvarına  sümküren ve avlusuna tüküren zihniyet bizden biri olamaz. Benim inanç sistemin, bu durumu kabul etmez. Bu yerler; KUTSALDIR.  Çanakkale’de, Sakarya’da,    Dumlupınar’da,  Kocatepe’de ANITTEPE’de  yatan kahramanlarımızın kemikleri sızılar. Sakalların uzunluğu işlenen günahları temizleyemez. Manevi anlamda;7’den , 70’e sevgi , saygı, hürmet ve saygının  katılım ve bölüşümünün yaşandığı değerli anların güzelliğini içinde yaşayanları yürekten kutlamak bir insanlık borcudur.

            İşte tam yeridir. Sevenleri ayırıyorsan, işine hile katıyorsan, eksik ölçüp tartıyorsan, devlet görevini savsaklıyorsan, Siyasi görevini bilmiyorsan,  Kendinden başkasını küçük, hor görüyorsan, senden sonrakilere  güzel örnek olamıyorsan, ben sana ancak yuh!  Diyebilirim. O zaman adama derler;  “Yoldan kaçıl.”

            Güzel ülkemin, güzel insanlarının  anlamlı mutlu günlerini; harmanlanmış sevgi ve duygu yoğunluğuyla kutlarım.