Cumartesi, Ekim 29, 2005

YILDIZ VE ÇUKUR

Dünyamızın oluşum düşüncelerine girmeden, uzaydan çekilen, kuş bakışı resmini inceleyelim. Görünen , yeryüzünde tüm renkler hakimdir. Her renk farklı alanın ifadesidir. Her alan; ayrı ayrı yeryüzü şeklini ifade ederler. Kırıklar, yükseltiler, düzlükler, sıralı silsile engebeler, çevresi yüksetilerle çevrili düzlükler, yükseltiler üzerinde geniş düzlükler, düzlükler üzerinde çöküntüler ( yalaklar) yeryüzünün oluşumunun güzelliklerini ve özelliklerini yansıtırlar. Doğal yeryüzü oluşumları, yaşadığımız ortamlardır. Geçmişte, günümüzde ve mitolojide yeryüzünün görünmeyen yanları ilgi odağı olagelmiştir.Yüksek zirveler, derinlikler, mağaralar insanları kendilerine çekmiştir. İda Dağı?nda; efsaneler yaşanır, Olimpos Dağı?ndan; Tanrılar seslenir, Denizlerin derinliklerinde; ejderhalar beslenir ve mağaralarda; Kırk Haramiler yaşatılır. Yüksekler; tırmanılacak,yaşanılacak, emir verecek, güzelliklerin, zenginliklerin ve huzurun senbolleridirler. Ağrı Dağı, Everest, Erciyes,Uludağ ve Kilimanjarolar ilgi çekerek kayakçıların, dağcıların yaşam alanlarıdırlar. Yükseltilern eteklerinde yerleşim alanları, yeni kentler, medeniyetler yaratılır, yok olurlar. Düzlükler, alabildiğine zeginliğin kaynağı olup insanlara aş ve iş yaratırlar. Gümüş rengi akan ırmaklar abu hayatın kaynaklarıdırlar. Doğal yapısıyla insanlara huzur veren, bol iyot kokusuyla kıyılarında beton yığınlar yapılan, damlaların yarattığı mavilikler denizlerimiz, göllerimiz, baraj ve bentlerimiz, ?Gümüş Dere?lerimizin sonsuzluğu. İnsanlarımız mekan tutarak. ?Herşey vatan için?diyerek bedel ödeyerek yurt ve güzel bir ülke TÜRKİYE yaratılır. Yaşam alanlarımızda; doğal görüntülere, yaratılmış korunmuş güzelliklere boynumuz kıldan ince, Eyvallah! Bir deyiş vardır: ?İnsanın, insana yaptığını, çıplak çakallar bibirine yapmaz.? Gerçekleştirilmeye çalışılan hizmetlere sözümüz yok. Hizmetin işkenceye dönüşmesi, insanlarda haklı yakınmalara neden olduğu görülmektedir. Tarlayı sulamak büyük hizmet, suyu göllerdirmek ve aşırı sulama ürünü çürütür. Yatırım planlamaları, çevre etki değerlendirmesi yapılmadan uygulanmamsı gerekmez mi? Yarar ve zarar hesabı yapılmadan işe başlanılması, geciktirilmesi kentimizin patates tarlası görünümü alması halkımızın hakettiği ödül olamaz. SÖZ GELİMİ; 100?ncü Yıl, Mehmetcik, Şehit Birol, Sakarya, Üçpınaryolu, Ömer Ali Bey caddeleri ve sokak araları vıcık vıcık, çukurları küt küt. Sanayide esnaf para kazanır dedim, keşke sormaz olaydım, bir dokun bin ah işit. Sen çukur ve çamurdan söz ediyorsun, asıl çukurlar, çamurlar, Sağlıkta,Eğitimde, çalışma yaşamında, tarımda , hayvancılıkta. Sağlığımız doktorlarımıza,Eğitim ders hane ve öğretmenlerimize, Ekonomi dış bankalara, tarım yağışlara emanet. SÖZÜN SONU AİSOPOS(EZOP)?tan; Bir yıdız bilici, her akşamüstü çıkar, yıldızlara bakarmış?. Dolaşırken bir kuyuya düşüvermiş. Başlamış bağırıp çağırmaya. Adamın biri, sesleri işitir, kuyunun başına varır, olayı dinler ve anlar. Başlar kuyudaki adama konuşmaya. ?Be adam !? sen gökte olup biteni görmek istiyorsun. Ama, yerdeki kuyuyu göremiyorsun demiş.?

0 Comments:

Yorum Gönder

<< Home