TIPIŞ TIPIŞ
Yürümek; insanoğlunun dik durma durumundan, mekan içinde her yöne hareket etme. İki noktadan zemin üzerinde tutunarak ilerleyebilme etkinliğimizdir. En gelişmiş yaratık olarak, dengeli davranışlarda bulunarak, kendi yaşam mücadelemize ivmeler kazandırabilme eylemlerimizin karmaşık yapısıdır diyerek açılım yapmak akılcı olur. Temel gereksinimlerimizi sağlamak hedefli, iç güdüsel olarak; zaman ve mekanda çok boyutlu davranışlar içinde olmanın temel şartı, kımıldanmadır. Annelerimizin kulaklarımıza mırıldandığı dilek ve isteklerinin en başında yer alır. Ninnilerinde; bu insani duygularını, yüreklerinin derinliklerinden gelen sevgi ve inançla ifade ederler. Halk edebiyatımızın en değerli ürünlerinden olup,ağzımıza düşen ilk süt damlasının bizi büyütme gücü, annemizin mırıltıyla seslendirdiği ninnilerin içinde gizlidir. Karşılaşacağımız sorunların çözümünde göstereceğimiz cesaret ve başarı; hücrelerimizdeki annemizin sütünün, duygu ve düşüncelerimizde ki yarattığı sinerjidir. Bu gizil güç, gelişmemizin ve insanlaşma savaşımını kazanmamızın temelidir. Boşuna söylenmemiştir, ?Sütü bozuk, kanı bozuk? argo sözler. Annemizin sesinin tınısında yatan; engin duygu yükünün büyüklüğünü içimizde hissettiğimizde, sosyal ve kültürel gerçeklerimizin farkına varıp, sorunlarımızın çözümünü bulmuş sayılırız. Onun sesinin yumuşaklığı, sertliği, üzüntü keder ve sevinciyle, bebeğin duygu hamuru karılır. Bu hamurda kullanılan malzemelerin kalitesi yaşam kalitemizin temelidir. Davranış biliminde yetkin DAİLE CARNEİGNE?in tanımlamasını okuyalım.? Mutlu aileden, mutlu nesiller yetişir. Mutlu nesillerden mutlu aileler oluşur. Mutlu nesil ve ailelerden; mutlu toplum oluşur.? Diyerek, toplumsal barış ve huzurun özüne dikkat çeker. İlerlemenin temelindeki asıl gerçekleri özümsemeden; Cumhuriyet bireyi olmak hayal ürünüdür.Bu gerçeklerdir ki beğenmedikleri Cumhuriyetin nimetleri üzerinden siyasal çalışmalarını yapabilmektedirler. Cumhuriyetimizin temel değerleri olarak aldığımız; Laik,Demokratik,hukukun üstünlüğüne dayalı, insan hak ve hürriyetleri üzerine inşa edilmiş bir çağdaş yapıyı kastediyorum.Asıl gerçek; savunmaya göze alamadıkları bu nitelikler kendilerine de gerekli olabileceğini düşünememeleridir. Laik düşüncenin doğuşundan günümüze çok zaman geçti. Savaşımı yüz yıllar aldı. Yasal güvenceye, 1905 yılında kavuşur. LAİKLİK KOMİTESİ BAŞKANI(LCK)?Comite LaiciteRepubliqe? Jean Marie Matisson tanımıyla; ?Laiklik bir görüş değil, her hangi bir görüşe sahip olabilme özgürlüğüdür.? Aydınlanmanın özünü ortaya koyan Sapere Aude;?(Önce) Kendi aklını kullanacak cesarete sahip ol ! İşte aydınlanmanın özü.....? Boşuna söylenmemiştir ninniler. Uyutmak için değil, büyütmek ve geliştirmek için dudaklara, yüreğimizden kopup gelmiştir. ? Ninni yavrum ninni. Ninnilerle büyüteyim seni. Ninni yavrum ninni. Mışıl mışıl uyusun, tıpış tıpış yürüsün.? Nağmeleriyle aydınlanma ve ilerlemenin ilk seslerini annelerimiz kulağımıza fısıldar.
0 Comments:
Yorum Gönder
<< Home