SIĞINAK
Küfür sandığımız sözcük, bir serginin adı. Cengiz Bektaş?ın sanat üzerine söyleşisinden yola koyulduk. Yazımıza, Bekri Mustafa?nın gülmecesiyle yol alıyoruz. Bekri; İstanbul?da balık pazarı esnafına bozulur. Olay, Eminönü ve Mısır Çarşısı yöresinde yaşanır. Kafayı çeken Bekri, sokağın başına girer; durur. Derinlemesine bağırır: EŞŞOĞLUEŞŞEKLER! Dükkanlarından fırlayan esnaf şaşkın, sesin geldiği yöne bakar. Bekri, esnafı süzdükten sonra ekler. AMMADA ÇOKMUŞSUNUZ! Diyerek naralanır. İnsanlara kötü söz söylemek için sevimli hayvanların isimlerini kullanmak; sözün bittiği, düşüncenin yittiği andır. Çıkışını, kaçışını, sönüşünü başka canlıların adlarını kullanarak küfür sığınağına demirleyenlere bir çift sözümüz var. İnsanları aşağılamak, insanlara küfür etmek, hakaret, küçük görmek.......... evrensel suç. Bu girişimler insanın kendi kişiliğini ortaya koyar. Sanatı, olayları, olguları, yaşamı, değişik davranışları yorumlamak için ergin insan olarak sözümüz olmalı. Yerme, övme, yüceltme, farklı bulma anlamındaki kavramları seçerken kullanırken şekilden öze, özden şekile giden yol ve yöntemi seçerek değerlendirme ve açılımlarda bulunmalıyız. İçeriği düşünürken özü, özü düşünüp yorumlarken şekli göz ardı edemeyiz. Yazar, çizer, sunucu, sanatçı ve zanatkarların yaratacağı değerler toplumun sosyal, kültürel, eğitim ve ekonomik yapısının aynasıdırlar. Üretiyorum, yaratıyorum diyerek; kavga etmenin, küfür etmenin, afralanıp, tafralanmanın kime yararı olur? Oyun onar gibi, eğlenirken, dinlenirken öğrenmek, öğretmek, almak, vermek uygarlığa katkıda bulunmak, bu güzelliklere kafa yormak, anamlı olmaz mı? Sığınma, sığınak ve savunma araçları olarak olarak kullanılan kavramları örnekleyerek söyleşimize derinlik katalım.Güçlü olmak, görünmek; dürüst olmak, görünmek Yaratıcı olmak, görünmek yalnız başlarına çok anlam taşımaz. Tıpkı; kum, çimento, tuğlanın tek başlarına kullanılamadıkları gibi. Gülen varlık olarak, yaratılmışların tacında olan; insandır. Kırsalda en ağır yüklerin taşıyıcısı,uysallık,sakinlikte eşek,verimlilik, üretkenlikte inek, kurnazlıkta,sinsilikte tilki, İrilikte deve ve fil, uyanıklık ve açıkgözlükte kartal ve kurt, küçüklük ifadesi olarak fare,renk değiştirme de bukelemun ,korkaklıkta tavşan semboldür. Gönüllü, insan ve insanlık dostları enayi olarak tanımlanması ilkelliktir. Gülmece,düşünceye çağırma, iletide bulunma anlamındaki üretimler, her türlü övgü ve saygıyı hak ederler. Durum odur ki; yaşamı sanatsal, gülmece yanı olmadan yaşamak, özümüzle, kendimizle zıt düşmektir. Yaşama sevincini kendi içimizde büyütmenin gücü özümüzdedir.
0 Comments:
Yorum Gönder
<< Home